|
Categoría |
Turco |
Inglés |
|
General |
|
1 |
General |
sonradan evlenen ve meşru bir oğulları olan ebeveynlerin evlilikten önce doğan oğlu |
bastard elder n.
|
|
2 |
General |
sonradan var olan |
postliminiar adj.
|
|
Phrasals |
|
3 |
Phrasals |
var olan bir kayda sonradan ses eklemek |
dub something in v.
|
|
Idioms |
|
4 |
Idioms |
başlangıçta iyi olup sonradan ciddi sorunlara neden olan şey |
a poisoned chalice n.
|
|
Printing |
|
5 |
Printing |
sonradan elle eklenecek olan parça yerine konan aynı genişlikte geçici baskı elemanı |
turn n.
|
|
Biology |
|
6 |
Biology |
embriyonun belirli bölgelerinde sonradan gelişecek olan yapıları gösteren şema |
fate map n.
|
|
Botanic |
|
7 |
Botanic |
beyaz kenarlı kırmızı dış yaprakları olan, sonradan kırmızı ve sarı renkli çeşitleri de geliştirilen bir orta asya lalesi |
lady tulip (tulipa clusiana) n.
|
|
8 |
Botanic |
beyaz kenarlı kırmızı dış yaprakları olan, sonradan kırmızı ve sarı renkli çeşitleri de geliştirilen bir orta asya lalesi |
candlestick tulip n.
|
|
9 |
Botanic |
daha önce kuzey amerika'da yetişmeyen fakat sonradan getirilen, yuvarlak ve düz tohum kabukları olan kötü kokulu bir avrasya otu |
fanweed (thlaspi arvense) n.
|
|
10 |
Botanic |
daha önce kuzey amerika'da yetişmeyen fakat sonradan getirilen, yuvarlak ve düz tohum kabukları olan kötü kokulu bir avrasya otu |
field pennycress n.
|
|
11 |
Botanic |
daha önce kuzey amerika'da yetişmeyen fakat sonradan getirilen, yuvarlak ve düz tohum kabukları olan kötü kokulu bir avrasya otu |
french weed n.
|
|
12 |
Botanic |
daha önce kuzey amerika'da yetişmeyen fakat sonradan getirilen, yuvarlak ve düz tohum kabukları olan kötü kokulu bir avrasya otu |
mithridate mustard n.
|
|
13 |
Botanic |
daha önce kuzey amerika'da yetişmeyen fakat sonradan getirilen, yuvarlak ve düz tohum kabukları olan kötü kokulu bir avrasya otu |
penny grass n.
|
|
14 |
Botanic |
daha önce kuzey amerika'da yetişmeyen fakat sonradan getirilen, yuvarlak ve düz tohum kabukları olan kötü kokulu bir avrasya otu |
stinkweed n.
|
|
15 |
Botanic |
avrupa menşeli olup sonradan abd'nin kuzeydoğusuna yayılmış olan zararlı bir farekulağı |
king devil (hieracium praealtum) n.
|
|
16 |
Botanic |
avrupa menşeli olup sonradan abd'nin kuzeydoğusuna yayılmış olan zararlı bir farekulağı |
tall hawkweed n.
|
|
17 |
Botanic |
avrupa menşeli olup sonradan abd'nin kuzeydoğusuna yayılmış olan zararlı bir farekulağı |
yellow hawkweed n.
|
|
History |
|
18 |
History |
hollanda'nın sonradan ingiltere egemenliğine geçen, merkezi bugünkü cape town olan güney afrika'daki ilk göçmen kolonisi |
cape colony n.
|
|
19 |
History |
hollanda'nın sonradan ingiltere egemenliğine geçen, merkezi bugünkü cape town olan güney afrika'daki ilk göçmen kolonisi |
cape of good hope province [obsolete] n.
|
|
|
20 |
History |
hollanda'nın sonradan ingiltere egemenliğine geçen, merkezi bugünkü cape town olan güney afrika'daki ilk göçmen kolonisi |
cape province n.
|
|
Entomology |
|
21 |
Entomology |
protoraksı uzun olan ve peygamberdevelerinde de görüldüğü gibi ön çift bacağı sonradan gelişen böceklerden oluşan, sinirkanatlılar takımına mensup bir familya |
mantispidae n.
|
|
22 |
Entomology |
protoraksı uzun olan ve peygamberdevelerinde de görüldüğü gibi ön çift bacağı sonradan gelişen böceklerden oluşan, sinirkanatlılar takımına mensup bir familya |
family mantispidae n.
|
|
Modern Slang |
|
23 |
Modern Slang |
uzun süre önce aids teşhisi aldığı için kalıcı güçsüzlüğü/engeli olan fakat sonradan çalışabilecek kadar sağlığına kavuşmuş kimse |
aids baby n.
|
|